Nasıl bir güneş koruyucu kullanmalıyım?

1 hafta önce 39

Güneş ışığı hayatımızın vazgeçilmezi. Mutluluk hormonlarımızı artırır, D vitamini sentezini destekler, ruh halimizi düzenler. Ama her güzel şey gibi fazlası zararlı. Özellikle yaz aylarında güneşin zararlı etkilerinden korunmak artık bir seçenek değil, sağlık açısından bir gereklilik.

Hangi güneş koruyucuyu kullanmalıyım?

Cilt tipine, yaşa, yaşam stiline ve hatta kullandığınız diğer ürünlere göre bu sorunun yanıtı değişebilir. Ancak temel prensip değişmiyor: İyi bir güneş koruyucu, yalnızca yanıkları değil, cilt yaşlanmasını, lekeleri ve hatta cilt kanserini önlemek için birincil savunmadır. Kısacası, estetik görünümden çok daha fazlasını korur.

Bugün güneş koruyucular yalnızca SPF değeriyle değil; içerdikleri filtrelere, yapısına ve ek faydalarına göre sınıflandırılıyor. Genel bir kural olarak SPF 30 ve üzeri bir ürün, günlük kullanım için yeterli kabul edilebilir. Ancak daha açık tenli, lekelenmeye eğilimli ya da cilt tedavisi gören bireylerde SPF 50 tercih edilmelidir.

Ancak sadece SPF’e bakmak yeterli değildir. Ürün mutlaka geniş spektrumlu olmalı; yani hem UVA hem UVB ışınlarına karşı koruma sağlamalıdır.

Peki kim, hangi tür koruyucuyu tercih etmeli?

• Yağlı ve akneye meyilli bir cilt için su bazlı, komedojenik olmayan, matlaştırıcı etkili güneş koruyucular idealdir.
• Kuru ve hassas ciltlerde ise nemlendirici içeren, mümkünse mineral (fiziksel) filtreli ürünler tercih edilmelidir.
• Renkli güneş koruyucular, hem koruma sağlar hem de makyaj yerine geçebildiği için pratik çözümler sunar. Özellikle leke tedavisi gören ya da cilt tonu eşitsizliği yaşayanlar için idealdir.

Yeni nesil güneş koruyucular ve ekstra koruma

Yeni nesil güneş koruyucularda sadece UV değil, mavi ışık, hava kirliliği, kızılötesi ışınlar gibi diğer çevresel faktörlere karşı da koruma sağlayan formüller öne çıkıyor.

C vitamini, niasinamid, antioksidanlar gibi içeriklerle zenginleştirilmiş güneş ürünleri ise yalnızca korumakla kalmıyor, aynı zamanda cildi onarmaya da yardımcı oluyor.

Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta şu: Her etkili içerik, her cilde uygun olmayabilir. Bu nedenle güneş koruyucu seçimi de tıpkı bir cilt kremi gibi, kişisel özelliklere göre planlanmalı.

Güneş koruyucunun uygulama sıklığı ne kadar olmalı?

Bir diğer ihmal edilen konu ise uygulama sıklığı. Güneş koruyucu sabah sürüldüğünde tüm gün koruma sağlamaz. Ortalama her 3–4 saatte bir yenilenmeli, özellikle yüzme, terleme veya havluyla silme sonrası yeniden uygulanmalıdır.

Bu nedenle yaz mevsiminde taşınabilir formlar —stick, sprey, pudra— büyük kolaylık sağlar.

Klinik uygulamalar sonrası ya da hassas ciltli bireylerde, güneş koruması daha da önemlidir. Lazer, mezoterapi, peeling gibi işlemlerden sonra UV maruziyeti ciltte leke ve tahrişe yol açabilir. Bu nedenle tedavi planlarına güneşten korunma mutlaka entegre edilmelidir.

Sonuç olarak, “hangi güneş koruyucu?” sorusunun cevabı; sizin cildinizin ihtiyacına, yaşam tarzınıza ve dermatolojik öykünüze göre şekillenir. Ama değişmeyen gerçek şu: En pahalı anti-aging krem bile, zamanında ve doğru şekilde uygulanmış bir güneş koruyucunun yerini tutamaz. Çünkü cilt gençliği korunarak başlar. Ve bu korumanın ilk adımı, bilinçli güneş bakımıdır.

Habere git