Erdoğan’ın gerçekleştirdiği devrimler

Bu muazzam gelişmenin altında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü liderliği yatıyor. Erdoğan gibi bir lider olmasaydı biz bunu başaramazdık.

Bunu hamaset olması için söylemiyorum. Tam aksine dünyadaki terör örgütlerinin silah bırakma süreçlerini takip eden birisi olarak söylüyorum.

İngiltere’deki IRA’dan İspanya’daki ETA’ya, İtalya’daki Kızıl Tugaylar’dan Kolombiya’daki FARC’a kadar terör örgütlerinin silah bırakması hep uzun pazarlıklar sonucunda gerçekleşti. Hep altını çiziyorum. İngiltere IRA’yı bitirirken yanında ABD’nin güçlü desteği vardı. ABD Başkanı Bill Clinton, Tony Blair’den daha çok çaba sarf etti. İspanya ETA’yla görüşürken Avrupa Birliği destek verdi.

ABD, 11 Eylül’e rağmen El Kaide ve DEAŞ’ı tasfiye edecek bir mekanizma oluşturamadı. Ama Türkiye, 47 yıl sonra PKK’nın silah bırakması ve kendini feshetme kararı almasını sağladı.

MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın yürüttüğü çalışmalar belki 1  yıllık bir süreyi kapsıyor ama onun zemini çok önceden hazırlandı.

Öcalan, 27 Şubat’taki çağrısında PKK’nın ömrünü tamamladığını belirterek, “Ülkede kimlik inkârının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nın anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır” demişti.

PKK’YI BESLEYEN YANLIŞLAR

12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi’ndeki işkenceler ile birlikte 1990’lı yıllarda OHAL dönemiyle birlikte köylerin boşaltılması, faili meçhul cinayetler, hastanede ve cezaevi görüşünde dahi Kürtçe konuşmanın, Kürtçe müziğin yasak olması PKK’yı besledi.

PKK’nın Kürt sorunu üzerinden taban bulmasını sağladı. Tek parti döneminin zulümleri de hafızalarda yerini koruduğu için 1990’lı yılların yasak ve baskı ortamı PKK’nın büyümesini sağladı.

Bunu ilk olarak Özal fark etti. “Kürt realitesini tanıyorum” dedi. PKK ile silahlı mücadele edilirken Özal siyasi çözümleri de devreye sokmaya çalıştı.  TRT’de 1 saat Kürtçe canlı yayın yapılması dahi tabuların yıkılmasını sağladı.

ERDOĞAN BAŞARDI

Özal başlattı ama Cumhurbaşkanı Erdoğan başardı. Erdoğan paradigmaları değiştirdi. PKK ile mücadeleden taviz vermedi. Hatta konsept değişikliğine gidilerek PKK ile mücadele sınırlarımızın ötesinde Irak’ın içlerinde ve Suriye’nin içlerinde sürdürüldü. Irak ve Suriye sınırımızda tampon bölgeler oluşturuldu. PKK ile etkin bir mücadele yürütüldü. PKK, Türkiye’de eylem yapamaz hale getirildi. Ancak Kürt sorununun çözümüne yönelik olarak “sessiz devrim” adı verilen reform mahiyetinde düzenlemeler yapıldı.

PKK ile mücadeleden beslenen askeri vesayete son verdi. Kürtçe’nin önündeki yasakları kaldırdı. Kürtlerin kendini eşit vatandaş olarak hissetmesini sağladı. 24 saat yayın yapan Kürtçe televizyon kurdurdu.

PKK’NIN ZEMİNİ KAYBOLDU

Bu neyi sağladı? PKK’nın istismar edeceği tüm malzemeleri elinden aldı. Kürtlerin kendini eşit vatandaş olarak görebileceği tüm imkânları sağladı. Bu bir lütuf değildi. Devletin göreviydi. Ama bunu Erdoğan’dan başkası yapamadı. Böylece PKK anlamını kaybetti. Zaten Öcalan da çağrısında buna işaret ediyor. Erdoğan’ın bu millete en büyük hizmeti ise PKK’nın silah bırakma kararını alıp kendini feshetmesini sağlamak oldu. IRA, ETA, FARC gibi örgütler önemli tavizler kopararak anlaşma yaptılar. Genel af ve özerlik sağladılar. PKK’nın silah bırakma kararı pazarlık sonucunda gerçekleşmedi. Bir al-ver süreci yürümedi. O yüzden bizim sürecimiz çok daha önemli.

BARIŞIN İNŞASI

Şimdi sıra barış sürecinin inşasına geldi. Çok daha önemli bir sürecin içine giriyoruz.

PKK silah bırakıyor. Kendi tabanını ikna etmek için bir açıklama yapıyor. Birileri oradaki Lozan vurgusuna takılıyor. Lozan vurgusu beni de rahatsız eder. Çünkü doğru değil. Ama bu Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan ettiği bir metin değil ki. Bu, PKK terör örgütünün bir açıklaması. Kendi tabanını ikna etmek için birtakım gerekçeler sunuyor. Önemli olan büyük fotoğrafa odaklanmaktır. Türkiye Kürt sorununu çözdü, şimdi PKK terör örgütünü tasfiye ediyor. Bundan daha büyük bir gelişme olur mu?

50 yılımıza damgasını vuran bir beladan kurtuluyoruz. Gelecek 50 yılımızı aydınlatacak bir adımı atıyoruz.

TARİHİ MİSYON ÜSTLENDİLER

Bu süreçte MHP Lideri Bahçeli’nin, MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın, merhum Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan’ın tarihi bir rol oynadığının altını çizmek isterim. Öcalan sürecin başarıya ulaşmasında büyük katkı yaptı.  Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ayrı bir paragraf açmak istedim. Erdoğan, Kürt sorununu çözen ve PKK terör örgütünü tasfiye eden lider olarak tarihe geçti.

ERDOĞAN’IN HİZMETLERİ

Erdoğan’ın yaptığı hizmetlerden sadece birkaçını hatırlatmak istiyorum.

Darbecilerin başbakanlar astığı ülkemizde Erdoğan, 15 Temmuz’da darbeyi önledi. 27 Nisan e-muhtırasını geri çevirdi. Darbelerin mağduru olan ülkemizin tarihinde ilk kez darbeciler yargılandı. 12 Eylülcüler ve 28 Şubat’ın paşaları cezaevine girdi.

FETÖ’yü bitirdi. 15 Temmuz’un darbeci FETÖ’cülerini cezaevine soktu. 28 Şubat’ın başörtüsü yasağını kaldırdı.

Merhum Erbakan’ın hapse girmesini önledi.

Ayasofya’yı açtı. Bugün Ayasofya’nın minarelerinden 5 vakit ezan okunmasını sağladı.

Suriye’de Baas rejiminin yıkılmasını sağladı. Yeni Suriye’nin mimarı oldu.

Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtulmasını sağladı.

Libya’nın bölünmesinin önüne geçti. Gazze’nin sesi oldu.

Erdoğan’ın bu ülkeye çok büyük hizmetleri oldu. Erdoğan bu ülkeye daha çok hizmet etmeye devam edecek.